Uyuşturucu madde ticareti suçlarında faillerin üzerinde bulunan, yeşil veya kırmızı reçeteye tabi; Lexomil, Teriak, Bromazepan, Tavor, Tramadol, Adiolol, Valium, Stilnox, Xanax, Zolpiden vb. hapların etken maddesinin ne olduğunun ilk anda bilinmemesi sebebiyle uyuşturucu madde ticareti suçlamasıyla tutuklamaya sevk edildiğini uygulamada sıklıkla görüyoruz. ilaçlar üzerinde kriminal araştırma yapıldığında ve ilaçların etken maddelerin bilinmesi durumunda soruşturmaya konu olay hakkında daha net bir savunma yapılabilir. Öncelikle gelen kriminal sonuçlara göre ele geçirilen maddelerin içeriği hakkında bilgi sahibi olunduktan sonra buna ilişkin bir savunma metodu geliştirilip bununla birlikte suçun nevide değişeceğinden şüpheli hakkında tutuklama kararı verilip verilmeyeceği önem taşıyacaktır. Tutuklama kararı verildiyse bile daha sonra gelen kriminal sonuçlara göre suç vasfının değişme ihtimali değerlendirilmesi tutuklamaya itiraz edildiğinde tahliye olma durumu olacaktır.
Nitekim soruşturma evresinin başında kolluk kuvveti tarafından ele geçirilen hapların miktarına bakılarak maalesef şüphelinin asıl saiki gözetilmeden uyuşturucu ticareti gerekçesiyle birçok şüpheli tutuklanmaktadır.
Yargılama esnasında mutlak suretle ele geçirilen uyuşturucu madde olduğu iddia edilen maddelerin adli tıp kurumlarının ilgili ihtisas kurumlarından rapor alınması gerekmektedir. Yasa metnine göre,
TCK Madde188- (6) Üretimi resmi makamların iznine veya satışı yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteye bağlı olan ve uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran her türlü madde açısından da yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanır. (Ek cümle: 29/6/2005 – 5377/22 md.)
Ancak, verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir.
Bu nedenle uyuşturucu ticaretiyle ilgili kovuşturmalarda öncelikle 5237 sayılı TCK’nın 188. maddesinin 6. fıkrasında belirtildiği şekilde;
1) “Uyuşturucu ve uyarıcı madde etkisi doğuran” bir madde olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulu’ndan rapor alınması,
2) Üretiminin resmi makamların iznine veya satışının yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteye bağlı olup olmadığının, Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü’nden sorulması,
Sonucuna göre eylemlerin TCK’nın 188/6. maddesinde düzenlenen “uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran maddenin ticaretini yapma” suçunu oluşturup oluşturmadığı tartışılarak, sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekmektedir.
Yukarıda adı geçen maddeler yeşil reçeteli veyahut kırmızı reçeteli ilaçlar olması sebebiyle doktor izni gerekmektedir ve buna ilişkin doktor tarafından reçeteye tabi tutularak günlük, haftalık hatta aylık miktarları da belirtilerek tüketilmesi gerekmektedir. Bu sebeple Adli Tıp İhtisas Kurumu’ undan rapor alınarak ele geçirilen ürünün niteliğine göre kullanım sınırlarını da belirtilecek şekilde ayrıntılı rapor alınması gerekmektedir. Çünkü söz konusu ilaçların kullanım sınırları fazla olabilmekle birlikte bu durum kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunun sınırlarıyla karıştırılmaması gerekmektedir. Aksi takdirde tutuklamaya neden olabilecek mağduriyetler ortaya çıkmaktadır.
- Uyuşturucu madde kullanma suçu
- Uyuşturucu ticareti veya kullanımında madde miktarı ile ilgili yargıtay kararı
- Uyuşturucu madde ticareti suçu
- Yargıtay Kararları Işığında Uyuşturucu Maddesinin Kişisel Kullanım Sınırları